Balığın faydaları nelerdir? Balık nasıl temizlenir? Nasıl saklanır?
Balığın şekeri ve karbonhidratı yok denecek kadar azdır. Protein açısından ise son derece zengindir. Bu özellikleri nedeniyle son derece sağlıklı bir yiyecektir.
Balığın faydaları nelerdir?
- Kalp hastalıklarını önlemeye yardımcıdır.
- Kandaki yağ düzeyinin dengelenmesini sağlar.
- Göz sağlığını destekler.
- Stres ve depresyon tedavisinde yardımcı olur, intihar riskini azaltır.
- Bağışıklık sistemini güçlendirir, hastalıklara karşı korur.
- Cilt sağlığını korur.
- Beyin gücünü arttırır, hafızayı güçlendirir.
- Kemikleri sağlamlaştırır, eklemleri korur.
Görüldüğü gibi balığın faydaları saymakla bitmiyor. Nitekim Dünya Sağlık Örgütü sağlıklı beslenme diyetinde balığa da yer vermiştir.
Balığın faydaları nereden geliyor?
Balık yağında bulunan omega 3, balığın bu kadar faydalı olmasını sağlayan unsurların başında geliyor.
Bu etki omega 3 grubu yağ asitlerinden EPA (eikosapentaeonik asit) ve DHA (dokosaheksaenoik asit) adlı iki önemli yağ asidi çeşidinden kaynaklanmaktadır. Çeşitli yayın ya da kaynaklarda omega 3 içeren pek çok gıda türü verilmektedir. Ancak EPA ve DHA genelde balık yağlarında bulunmaktadır.
Hangi balıklar daha faydalı?
Her balık ya da su ürününün yeterince omega 3 yağ asidi içermeyebilir. Bu asidin, yağlı balıklarda fazla bulunduğunu, bu balıklara, sardalye, somon, uskumru, ton balığı, alabalık, hamsi, tirsi ve morina balığı gibi balıkların örnek verilebileceğini kaydedilmektedir.
Balık yağı faydalı mı?
Bilim adamları, DHA ve EPA asitlerinin, yağlı balıklardan doğrudan alınabileceği gibi, eczanelerde satılan balık yağı tabletleriyle alınabileceğini de vurgulayor.
”Eğer diyetimizde sağlık açısından sıkça balık tüketiyorsak bunun yanında E vitamini içeren gıdalar ya da E vitamini tabletleri almamız faydalıdır.
Balık yağı tabletleri, E vitamini eklenmiş olarak satılmaktadır. Bunu nedeni, balık yağındaki yüksek oranda çoklu doymamış yağ asitleri olan omega 3 ve diğerleri yaşlanmayı hızlandırıcı etkisi olduğu ve bunun da E vitamini takviyesiyle engellendiğidir. Yani bol balık yiyelim ancak bunu E vitamini ile yiyelim.
Omega 3 iyi kolesterolü yükseltir!
İçeriğinde bulunan Omega 3 yağ asidi, iyi kolesterolü yükseltir ve yüksek tansiyonu düşürür, kalp damar hastalıkları riskini azaltır. Aynı zamanda kanser riskini azaltır, yaşa bağlı hastalıkları önler, büyüme ve gelişmeyi olumlu etkiler. Omega 3 yağ asitleri yiyenlerde depresyonun azaldığı ve dolayısıyla intihar risklerinin azalttığının ortaya koyulmuştur.
Antidepresanlar yerine belli miktarlarda omega 3 yağı alımının antidepresan ilaçlardan daha yararlı olacağı düşünülmektedir. Omega 3 yağı beyindeki uyarıcıların doğru çalışmasını sağladığından dolayı faydalı olmaktadır. Son yıllarda özellikle hamile kadınlarda depresyonu engelleyici olarak önerilmiştir.
Balıkla beslenen ülkeler daha uzun yaşıyor!
Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) araştırmalarına göre insanların %60′ı kalp ve damar hastalıklarından ölmektedir. Japonya, İzlanda ve Norveç gibi haftada en az bir defa balık yiyen toplumlarda kalp damar hastalıkları, diğer topluluklara nazaran %50 daha az görülmektedir.
Bunun nedeni balığın, emsali gıdalara göre protein, enerji, vitamin, mineral madde ve sindirim yönünden üstün bir gıda olması. Çünkü balık proteini, amino asit yönünden en dengeli gıdaların başında gelmekte ve bağırsaklarda derhal amino asitlere ayrılarak hemen sindirilmektedir.
Şeker, karbonhidrat yok; protein zengini
Balıkta şeker, karbonhidrat yok denecek kadar azdır. Protein açısından ise son derece zengindir. Bu özellikleri nedeniyle balığın faydaları çok fazladır. 100 gram yağlı balık yaklaşık 22 gram, yağsız balık ise 10 gram protein içerir. Balık aynı zamanda proteininden en çok faydalanılan besin türüdür. İnsan vücudu balık proteinin %93’ünden faydalanır. Bu oran kırmızı etlerde ve diğer beyaz etlerde çok düşüktür.
Balığın az karbonhidrat içermesinin yanı sıra madensel tuzlar ve mineraller açısından son derece zengindir, bol miktarda fosfor, kalsiyum, iyot ve flor içerir. Balık eti A, B1, B2 ve D vitaminleri açısından da zengindir.
Balık etinde yağ hem az, hem de kolesterolü parçalayan bir etkiye sahiptir. Bu nedenle de kolesterolü yüksek hastalara balık eti yemeleri tavsiye edilmektedir.
Yapılan araştırmalar, bol miktarda balık içeren diyetle beslenen çocukların zeka itibariyle daha çok gelişmiş olduklarını göstermiştir. Buna sebep olarak da, yedikleri balığın kolaylıkla hazmedilmesi, sindirim yolunda hiç bir bakiye bırakmaması ve çocukların kendilerini rahat ve sağlıklı hissetmelerinden dolayı, öğrenme ve ödevlerini yapmaya karşı derin bir arzu duymaları gösterilmektedir.
Balık nasıl alınır ve saklanır?
Yapacağınız yemeğin tatlı ve sağlıklı olması için balığın alınmasının ve saklanmasının çok iyi bilinmesi gerekir, çünkü kırmızı etlerde olduğu gibi uzun süre dinlendirilmeye ve terbiyeye gelmez. Tazeyken veya tazeliğini muhafaza ederken tüketilmesi gereklidir. Bu nedenle dondurulacak balığın da satın alınırken taze olması gerekir. Taze balığın görünüşü son derece canlı olur.
Taze balık nasıl anlaşılır?
Taze balık ile bayat balık arasında önemli farklılıklar vardır. Aşağıda verdiğimiz bilgileri okuyarak taze balığı bir görüşte tanıyabilir, bayat balık almaktan kurtulabilirsiniz. Taze balık nasıl anlaşılır?
- Taze balığın gözleri parlak ve dışa bombeli olur. Balık bayatlarken gözleri buğulanmaya başlar ve içeri çöker.
- Taze balığın derisi gergin ve parlak olur. Pulsuz balıklarda bayatlamaya başladıkça derisinin parlaklığı azalır ve özellikle karın tarafında buruşmalar meydana gelir.
- Taze balık hemen hemen kokusuzdur. Bayatlamaya başlayınca asit kokusu yaymaya başlarlar.
- Taze balık hemen hemen kokusuzdur. Bayatlamaya başlayınca asit kokusu yaymaya başlarlar.
- Taze balığı başından tutup kaldırınca kuyruğu aynen tepsideki gibi dimdik kalkar. Halbuki bayat balığı bu şekilde kaldırınca kuyruk kısmı aşağı doğru sarkar.
- Pullu balıkların pulları tazeyken vücuda sıkıca yapışıktır. Elimizi kafadan kuyruğa doğru sürtünce pulların gelmemesi gerekir.
- Taze balığın solungaçları canlı kırmızı olur. Balık bayatladıkça bu renk değişir.
Balığın taze olduğunu anlamanın en önemli püf noktası, bizzat test etmektir…
Balığın parlaklığıyla yetinmemek gerekir. Çünkü tezgahtaki balıklara devamlı su serpildiği için parlak görünebilirler. Taze balığa parmakla dokununca meydana gelen çukurluk anında düzelir. Halbuki bayatlamış balıklarda bu iz kalır.
Balık nasıl saklanmalı?
Balığın faydaları anlatmakla bitmezken bir o kadar önemli konu ise balığın taze alınması ve saklanmasıdır. Balıklar oda sıcaklığında durduğunda hızla bozulabilir, birkça saatte dahil yenmeyecek duruma gelebilir. Bu kış ayları için geçerli olup yaz aylarında bu süre oldukça kısalır.
Balık buzdolabında kaç gün saklanabilir?
Hemen pişirilmeyecekse mutlaka temizlenip buzdolabına konulmalıdır. Buzdolabının normal +4ºC’lık bölümünde 3 gün, tek kapılı buzdolaplarının buzluklarında ki, buranın sıcaklığı 0 ila –5ºC arasındadır, 14 gün saklanabilir.
Balık derin dondurucuda kaç gün saklanabilir?
Daha uzun süreli saklamalar muhakkak üç yıldızlı buzdolaplarının –18ºC’lık derin dondurucularda veya bağımsız derin dondurucularda yapılmalıdır.
Derin dondurucularda saklama süreleri hamsi, sardalya gibi küçük balıklar için 3 ay, 3 ila 4 adedi bir kilo gelen çipura, lüfer gibi balıklar için 5 ila 6 ay.
1 kilodan büyük balıklar için ise 6 ila 8 aydır.
–25ºC’lık derin dondurucularda ise bu süre yarı yarıya artar.
Balıklar dondurulmadan önce temizlenmeli mi?
Balıkların dondurulmadan önce temizlenmesi gerektiğini belirtmiştik. Ancak hamsi, sardalya ve gümüş gibi balıklar bunun istisnasıdır. Bu balıkların temizlenmeden saklanması gerekir.
Çözdürülen balık tekrar dondurulabilir mi?
Dondurduğunuz balıkları çözdüğünüz taktirde tekrar dondurmamalısınız, bakteri üremesi açısından sakıncalı olabilir. Bu nedenle donduracağınız balıkları aile nüfüsunuza göre iki veya üç kişilik porsiyonları içeren öğünlere bölerek dondurmak yukarıdaki problemin halli için tavsiye edilir.
Balık buzdolabına nasıl konmalı?
Balığı dondurmadan önce porsiyonlara bölüp alüminyum folyo veya asetat ile ambalajlamalı ve üzerine balığın cinsini, dondurulduğu tarihi içeren bir etiket (stiker) yapıştırmalısınız.
Ambalajları önce buzdolabının 0 ila +5ºC’lık bölümünce birkaç saat soğutmalı, bilahare derin dondurucuya koymalısınız. Bu işlem esnasında derin dondurucunuzu “şoklama” konumuna getirmelisiniz.
Donmuş balık nasıl çözdürülmeli?
Balığı çözeceğiniz zaman ise, iri balıkları buzdolabının normal kısmına alıp bir gün dinlendirerek çözebilirsiniz. Haşlanmış küçük karidesleri ise hemen sıcak suya atabilirsiniz.
Balıkları dondurmadan önce hafifçe tuzlamakta yarar vardır. Eti diriliğini muhafaza eder.
Balık nasıl temizlenir?
Balıkları balıkçınızdan temizlenmiş ve isteğinize göre parçalanmış alabilirsiniz. Ancak balıkçılar küçük balıkları genelde temizlemek istemezler. Veya balığı temizlenmiş almak için daha çok ücret ödemeniz istenebilir. Bu gibi durumlarda, balık nasıl temizlenir öğrenerek kendiniz yapabilirsiniz…
Pulsuz ve küçük balıkların temizlenmesi
Pulsuz ve küçük boydaki balıkları temizlerken bıçağa gerek yoktur. Balığı sol avucunuzun içine alıp sağ elinizin işaret ve baş parmağı vasıtasıyla balığın kafasını kopararak ve sonra baş parmağınızı karnına sokup yararak temizleyebilirsiniz.
Ardından bol suyla iyice yıkamanız gerekir. Balıkları kılçıklı bırakabileceğiniz gibi, pişireceğiniz yemeğe veya kendi arzunuza bağlı olarak fileto da çıkarabilirsiniz. Bu işlem için karnını yardığınız parmağınızı hiç çıkarmadan kuyruğa kadar yürütmek ve sonra kılçığı ileri geri hafifçe oynatıp yumuşak hareketlerle yerinden çıkarmak gerekir.
Bu balıklar küçük olduğu için filetoları genelde birbirinden ayırmaya gerek yoktur. Filetoları açık veya kapanmış olarak kullanabilirsiniz. Bunun istisnaları ile filetonun ne şekilde kullanılacağı yemek tariflerinde belirtilmiştir.
Sardalya pullu balık olmakla birlikte yine aynı yöntemle ayıklanır. Ancak ayıklamadan önce parmaklarınızla pullarını kazıyabilirsiniz. Bu işlem için bıçak kullanmaya gerek yoktur, çünkü pullar iri ve yumuşak olduğu için parmak temasıyla yerlerinden ayrılırlar.
Orta büyüklükteki balıkların temizlenmesi
Sardalye, Uskumru, kolyos, istavrit, çinekop gibi orta büyüklükte ve pulsuz balıklar ise bıçak yardımıyla temizlenmelidir. Anüs üzerine bıçakla küçük bir kesik attktan sonra balığın karnı yarılarak iç organları dışrı çıkarılarak karnı temizlenir. Bu arada solungaçlarının da koparılarak çıkarılması gereklidir. Temizlenmiş balığın içi ve başı bol su ile iyice yıkanmalı ve karın çevresindeki siyah zarlar ile kan pıhtıları bıçak ucuyla iyice temizlenmelidir.
Diğer tür balıkların temizlenmesi
Palamut, torik gibi balıkların karnını tamamen yarmak gerekmez. Anüsün üzerine atacağınız derince bir bıçak kesiğiyle bağırsakların vücuttan ayrılması sağlanır. Karın az yarılarak bıçak ucuyla iç organların tamamı dışarı alınır. Palamut ve torik gibi balıkları iki şekilde doğrayabilirsiniz; dilimlemek veya fileto çıkarmak. Eğer tava veya yahni yapacaksanız balığı 1 parmak (2 ila 2.5 santim) kalınlığında dilimler halinde kesebilirsiniz. Fırın balık için fileto çıkarılması daha iyi olur. Fileto çıkarmak için balığın kuyruk kısmından başlayıp kılçık paralelinde balığı ikiye ayırmak gerekir. Palamut ve toriğin baş kısmında fazla bir şey olmadığından kuyruğu ile birlikte kesip atabilirsiniz. Eğer bu balıklardan lakerda yapacaksanız dilimlerin kalınlığı iki misli yani asgari 4 santim olmalıdır.
Hangi balıkların kafası koparılmaz?
Lüfer, çinekop, sarıkanat, kofana, levrek, çipura ve özellikle çorbaya uygun kırlangıç, öksüz, adabeyi ve iskorpit gibi balıkların kafaları koparılmaz. Özellikle ilk gruptaki balıkların yanak ve beyinleri çok lezzetlidir.
Bazı pullu veya pulsuz balıkların derisi oldukça kalındır. Örneğin sinarit veya dil balığı gibi. Bu balıkların derisini komple çıkarabilirsiniz. Bu işleme tulum çıkartma denir. Bu durumda bıçağınızın ucunu kuyruk kısmından derinin altına sokup biraz ayırmak ve sonra oradan tutup yavaş yavaş yukarı doğru çekmek gerekir. Gerekirse arada bıçağınızla tulum çıkartmaya yardım edebilirsiniz. Bu işlemlerden sonra bolca akan kan temizlenmelidir.
Pullu balık temizlenmesinde pullar etrafa saçılır ve eğer bu işlemi mutfağınızda yapıyorsanız etrafı batırır. Bu nedenle balıkçıda temizletmeyi tercih etmelisiniz, yoksa bu işlemi evli bir erkek olarak yapıyorsanız karınızdan yiyeceğiniz aile boyu fırçaya peşinen hazır olmalısınız.
Hangi mevsimde hangi balık taze yenir?
Balığın faydaları besin değerleri yanı sıra hangi mevsimde ve ne kadar taze yenildiği ile de alakalıdır. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemiz, her geçen gün artan çevre kirliliğine rağmen balık çeşitleri açısından son derece zengin bir ülkedir. Deniz balıkları siyah etli-beyaz etli, yerli ve göçmen olarak sınıflara ayrılırlar. Beyaz etli balıkların sindirimi siyah etlilere nazaran daha kolaydır. Jelatin içerdiklerinden haşlamaya elverişlidirler. Tavası, ızgarası, yağlı oldukları mevsimlerde de ızgarası yapılır. Bunlara örnek olarak barbunya, tekir, levrek, kefal, lüfer, kalkan, mercan, çipura, dil, pisi ve kırlangıçı gösterebiliriz.
Torik, palamut, uskumru, kolyoz, kılıç, hamsi, sardalya, gümüş gibi balıklar da siyah etli balıklar sınıfına girerler. Bu balıklar beyaz etlilere nazaran daha yağlıdırlar ve daha az jelatin içerirler. Bu nedenle haşlamaya uygun değildirler ve hazımları daha zordur.
Balık tazelik takvimi
Hangi balığın hangi mevsimde taze yenilebileceği konusunda aşağıdaki tablodan yararlanabilirsiniz.
Hangi ay hangi balık yenmeli?
Balık, vitamin, mineraller bakımından oldukça zengin bir gıda olmakla birlikte beynin kullandığı omega yağ asitlerince de çok zengindir ve en önemlisi mevsiminde balık tüketmek. Örnek vermek gerekirse, kış mevsiminin dışında tüketilen hamsi ve palamut, yaz aylarında tüketilen lüfer ve kefalden çok da bir şifa beklemek doğru değil. Bunun yerine, kış bitimine doğru yiyebileceğimiz bir kalkan, ilkbahar mevsiminde yenecek levrek ve mezgit, yaz mevsimi sonuna doğru yiyebileceğimiz çipura bizim için çok daha sağlıklı ve doğru bir tercih olacaktır.
Ocak
Bu ayın en lezzetli balıkları uskumru, lüfer, palamut ve istavrit. Çinekop, tekir, kefal, kırlangıç ocak ayında en bol dönemini yaşayan balıklar.
Şubat
Kalkan mevsiminin başlangıcı. Tekir, gümüş, hamsi, izmarit, kalkan, mersin, torik, kefal, levrek şubat ayında lezzetli.
Mart
Gümüş, izmarit, mezgit, kalkan, kaya balığı, mezgit, kefal, levrek, yayın balıkları mart ayının lezzetli ve bol bulunan balıklarından.
Nisan
Gümüş, izmarit, kalkan, mersin, barbun, levrek, kefal, kaya balığı lezzetli. Nisan ayında en fazla avlanan balıklar kalkan, levrek, mercan.
Mayıs
Gümüş, izmarit, mercan, mersin, mezgit, levrek, kaya balığı en lezzetli balıklar. Mayıs ayı deniz canlıları ve balıklar açısından çok zengin çeşitlilik gösteren bir aydır. Barbun, istakoz, levrek, tekir, dil balığı, pavurya, kılıç, kırlangıç, karides, iskorpit mayıs ayında lezzetle tüketilebilir.
Haziran
Mercan, akya, kaya balığı, mersin, orkinos, orfoz, sardalya, bu ayda tüketilebilen gereken balıklardan.
Temmuz
Sardalya, çinekop, sarıağız, akya, orkinos, kaya balığı, trança, sinarit bu ayın en lezzetli balıkları. İstavrit çok lezzetli.
Ağustos
Çinekop, sarıağız, sinarit, kaya balığı, orkinos, sarıkanat lezzetli. İstavrit yine en lezzetli balık.
Eylül
Kılıç ve sardalya balıkları hala lezzetli. Lüfer, kolyoz, izmarit, barbun, çinekop, çipura, uskumru, kılıç ve kırlangıç eylül ayında da çok bol avlanır.
Ekim
Balık sezonunun en canlı aylarından biri. Barbunya, çipura, kılıç, levrek, lüfer, tekir, sardalya, palamut, orfoz, traça çok lezzetli. Palamutun en lezzetli zamanı.
Kasım
Lüfer, palamut, orfoz, sarıağız, tekir, torik, uskumru, kefal, sazan, yayın lezzetli. Kasım ve Aralık, lüferin en lezzetli zamanı. Kasım ayı torik akışının en yoğun olduğu zaman.
Aralık
Uskumru, lüfer, palamut, torik lezzetli. Tekir, bolca avlanır ve hamsinin de tam lezzetli olduğu zamandır.
Hangi ot ve baharat hangi balıkla iyi gider?
Baharatların büyük bir kısmının üretim yeri uzak doğudur. Çin’de, Hindistan’da ve Güneydoğu Asya’da üretilen baharatlar uzun yıllar boyu “İpek Yolu” diye bildiğimiz, ülkemizden geçen ticaret yolu ile ve kervanlarla Avrupa’ya taşınmıştır. Bu transit ticaret nedeniyle ülkemiz insanı da baharatlarla tanışmış ve bunları, uzakdoğu kadar olmasa bile, geniş biçimde kullanmaya başlamıştır.
Otların bir kısmı ise ülkemizde üretilmekte, bir kısmı ise ithal edilmektedir. Otlar da baharatlarla birlikte yemeklerimizi tatlandırmakta kullanılmaktadır. Aynı şekilde ot ve baharatlar balık ve sair deniz ürünleri yemeklerinde de kullanılmaktadır. Bu nedenle ot ve baharatların kısa tanımları ile kullanıldığı deniz yemeklerini aşağıda sunmaya çalışacağız. Burada yalnız Türk mutfağındaki değil, bulabildiğimiz kadarıyla bütün Dünya mutfaklarındaki kullanımlar esas alınmıştır. Balığın faydaları pişirme esnasında kullanılan baharatlarla da artmaktadır.
Farklı balık türleri için ideal baharat listesi
- Fesleğen: Yengeç, ıstakoz ve karides gibi kabuklu deniz ürünlerinden yapılan yemeklerde.
- Defneyaprağı: Bilumum balık buğulamalarında, haşlamalarda, balık şişte
- Keraviye: Buğulama, haşlama ve dolmalarda
- Zencefil: Şark usulü bütün balık yemeklerinde, kavurmalarda, ıstakozda, sos yapımında, midyede
- Köri: Uzakdoğu balık yemeklerinde, zencefile alternatif olarak (zaten içinde zencefil vardır)
- Mercanköşk: Balık yanında sunulan tereyağında, soslarda ve dolmalarda
- Hardal: Toz halinde güveçlerde, yapılmış olarak yengeçle
- Muskat: Yengeç ve ıstakozla
- Nane: Balık ızgaralarda, balık çorbasında, cumbo karides tavada
- Paprika: Dolma ve güveçlerde
- Maydanoz: Balık yanında sunulan tereyağında,soslarda (özellikle limon sosunda), dolmalarda
- Karabiber–Beyaz karabiber (tane ve toz): Bütün balık ve deniz ürünü yemeklerinde marine etmek ve tadlandırmak için
- Kırmızı biber (toz veya pul): Buğulama ve haşlamalarda, çorbalarda, güveçlerde
- Adaçayı: Dolma ve güveçlerde
- Kekik: A.B.D.’de bütün deniz ürünleri ile birlikte
- Tarhun: Fırın ve soslu balık yemeklerinde
- Biberiye: Tadı nispeten yavan olan balıkların fırın, soslu fırın, kavurma ve yahnilerinde
- Sarımsak: Buğulamalarda, soslarda, kavurmalarda, çorbalarda, zeytinyağlı soslarda
- Ceviz: Tarator ve benzeri soslarda
- Badem: Cevizin kullanıldığı yerlerde alternatif olarak
- Kapari: Turşu halinde buğulamalarda
Yoğurt balık zehirler mi?
Yoğurt ve balık birlikte yenildiğinde zehirler mi sorusu fazlaca sorulmaktadır. Burada aslında kısmen yanlış bir bilginin toplumda yayılması söz konusudur. Bazı kişiler sırf zehirlenme korkusuyla balık tüketmez ve balığın faydaları hayatından eksik kalır.
Tazeliğini yitiren balıkta “histamin” adında bir proteinin miktarı artmakta ve bu madde aynı zamanda yoğurtta da bulunmaktadır. Aynı öğünde her ikisi de tüketilirse vücuttaki histamin miktarı artmaktadır. Bu durum özellikle alerjik durumu olan bireylerde bazı olumsuz tepkimelere yol açabilmektedir.
Besin zehirlenmesi açısından olayı incelersek; balık bayat ise yanında yoğurt yenilse de yenilmese de zaten zehirlenmeye yol açar. O nedenle besinleri taze olarak tüketmeye dikkat etmeli, tazeliğinden şüphe edilen besinleri imha etmeliyiz.